1 Avukat 1 Doktor 'Pomodoro' Tekniğini Deniyoruz
- Av. Feyza ÜNAL
- 30 May 2020
- 4 dakikada okunur

Herkese merhaba,
Bugünkü blog yazımı yazma sebebim, size son zamanlarda bütün dünyada popüler hale gelmiş, özellikle de yazılımcılar, tasarımcılar, düzenli olarak üretmek zorunda olanlar, yoğun konsantrasyon gerektiren işlerde çalışanlar tarafından kullanılan POMODORO çalışma tekniğinden bahsetmek.

Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencisi arkadaşım Alparslan Celbiş ile birlikte pomodoro tekniğini deneyip bir Youtube videosu hazırladık.
Neden mi?
Çünkü malum karantina dönemindeyiz ve hepimizin lisans, yüksek lisans, üniversite sınavı gibi çalışması gereken bir çok işi var. Biraz da olsa birlikte çalışma hissini vermek istedik. Zira motivasyon önemlidir. Nitekim sayın doktor Alparslan Celbiş'in de bu konuda meşhur bir sözü vardır:
'Çalışma isteği diye bir şey yoktur. O size gelmez, siz ona gideceksiniz.'
(Bkz: Gazoz Kapağı Youtube Hesabı)
Eğitimciler tarafından günümüzün en büyük sorunlarından biri odaklanmak olarak kabul ediliyor. Bunun sebebi yapmamız gereken iş ne olursa olsun dış etkenlerin, kalabalık ortamların ve teknolojik uyaranların gittikçe daha da çoğalması. Bu her şeye her an bağlı olma halinin bizden aldığı en önemli şey, artık bir işe yeterince odaklanamayışımız oldu. İşte bu sebeple ders çalışmaya başladıktan sonra konsantrasyon sağlamak ve zamanı yönetmek gittikçe daha da güçleşiyor. Zaman yönetimi, hem üretkenlik hem de verimlilik sağlamalıdır. İşin özü, uyaranlarla birlikte 3 saat ders çalışmak beyin için faydalı olmadığı gibi, 12 saat aralıksız çalışmak da aynı şekilde zaman yönetimi için doğru bir verim sağlamaz.

Zaman yönetimi için pek çok teknik keşfedilmiş. Pomodoro tekniği bu tekniklerden yalnızca bir tanesidir. Oldukça da basittir. Nedeni, bu tekniği uygulamak için basit bir sayaçtan başka hiçbir şeye ihtiyacınızın olmaması. Tekniği 1980'lerin sonunda Francesco Cirillo geliştirmiş. Oldukça da eski bir tarihte ortaya koyulmasına rağmen ismini yeni duyurabilmiştir. Francesco Cirillo, domates şeklindeki zamanlayıcısını kullandığı için bugün İtalyanca'da domates anlamına gelen pomodoro ismi bu tekniğe verilmiş.
Tekniğin özü kısa molalarla birbirinden ayrılan çalışma oturumları yapmaktır. Her bir oturumun süresi 25 dakika, molaların süresi ise 5 dakika sürmektedir.
* 25 + 5 dakikalık tek oturum = 1 Pomodoroya eşittir.
* Toplamda 4 pomodoroyu tamamladıktan sonra yarım saat kadar uzun bir mola veriyorsunuz.
* Günde 8-16 arası pomodoro (yani 4-8 saat arası çalışma) tamamlamak ideal sayılıyor.

Üstelik tekniği daha sıkı bir şekilde uygularsanız günde 8'den az pomodoro oturumuyla bile 4 saatten kısa bir süre içinde tüm işlerinizi halledebilir ve kafanızı dinleyebilirsiniz. Ancak burada asıl olay 25 dakikalık bölümler boyunca dikkatinizi başka hiçbir şeyle bölmemekte.
Tekniğin iddiası: uzun bir çalışmanın kısa oturumlara ayrılmasının dikkati sürekli taze tuttuğu ve azami odaklanma sağladığı, ilaveten daha az zihinsel yorgunluğun hissedildiğidir. Bu sebeple oturuma başladığınızda telefonunuzu sessize alın, göz ucuyla bile bakmayın, kimseyle en ufak bir sohbete dalmayın, su içmeye kalkmayın, bilgisayarınızda mümkünse gereksiz sekmeler açık olmasın ve müzik bile dinlemeyin, en azından sözlü olanları. Eğer 25 dakika dolmadan çalışmanız biterse sakın masadan kalkmayın. Süre bitinceye kadar çalıştığınız konunun tekrarını yapın. Mola süreniz boyunca da çalıştığınız konuyla ilgili hiçbir iş yapmayın. Mümkünse bulunduğunuz ortamı değiştirin. Yeni oturuma başlayacağınız zaman mola sürenizi uzatmayın.
Çalışma konunuzu, çalışmaya başlamadan önce planlayın. Çalışmalarınızı kaç oturuma böleceğinizi, konularınızı kaç güne ayıracağınızı önceden hesaplayarak işe başlayın. Bu plan günlük, haftalık ya da aylık olabilir. Çalışmanız bittikten sonra planınızı incelediğinizde fazla yorucu olduğunu düşünüyorsanız, oturum sayısını biraz azaltmayı deneyin. Aynı şekilde eğer daha fazlasını başarabileceğinizi düşünüyorsanız da set sayısını artırabilirsiniz. Ancak odaklanma ve verimdeki gerçek sonuçlarınızı görmek için bu tekniği 7 - 20 gün arasında düzenli olarak uygulamanız gerekiyor.
Peki sizin şahsi fikirleriniz neler oldu? diye soracak olursanız, hemen anlatayım. Öncelikle belirtmek isterim ki Alparslan da ben de bu tekniği ilk defa denedik. Bir süredir tüm sosyal mecralarda bu teknikten bahsedildiğini ikimiz de görsek de denemeyi düşünmemişiz. Sanıyorum bunun sebebi 8-10 saat gibi uzun çalışma sürelerine alışkın bünyelerimiz için 25 dakikalık oturumların çerez gibi gelmesi düşüncesi oldu. Özellikle detaylı bilgilerin yoğun olduğu dersleri çalışırken bazen bir konuya sadece giriş yapmak için bile birden fazla ön bilgiye sahip olmak gerekiyor, bu durumda da çalışmaları neredeyse masa başına oturmakla kalkmanın bir olduğu bu kısa sürelere bölme fikri ikimiz için de mantıksız gelmiş olmalı. Bundan ötürü hem benim hem de Alparslan'ın bu teknikle çalışmaya karşı ön yargılarımız vardı. Ancak denemeye ve bunu da sizinle paylaşmaya karar verdik.
Farkına vardığım şey şu ki, uzun dakikalar süren çalışmalarda amaç konuyu tamamlamak oluyor ve zaman geçtikçe kaç saat masa başında olduğunuzu unutuyorsunuz. Üstelik istemeden yavaşlamaya başlıyorsunuz. Fakat kısa süren çalışmalarda ister istemez daha tempolu ve odaklı şekilde ilerliyorsunuz, çünkü 'biraz sonra mola vereceğim zaten, bu kısmı da tamamlayabilirim' düşüncesi size hem hedef belirliyor hem de konsantrasyonu arttırıyor. Kısacası iyi ki denemişim dediğim bu teknik, bana başlangıçtaki düşüncelerimin mesnetten yoksun bir ön yargıdan ibaret olduğunu gösterdi.
Alparslan da kendisiyle yaptığım mini röportajımızdan sonra benim gibi fikirlerinin olumlu yönde değiştiğini, 25 dakikalık çalışmaların hiç sıkmadığını ve 5 dakikanın mola için gayet yeterli olduğunu söyledi. (Not: Evet blog yazım için doktor beyle röportaj yaptım, delillerle konuşmayı severim.)

''Eğer dikkatinizi toplamakta güçlük çekmeye başladıysanız ve uzun periyotlarda verimli şekilde ders çalışamıyorsanız bu metodu kesinlikle tavsiye ediyorum.''
cümlelerini sizlere ileten sayın Alparslan Celbiş, röportajımızı bundan sonra da pomodoro tekniğinden yararlanmaya devam edeceğini ifade ederek noktaladı. Kendisine katkılarından ve blog yazıma olan teşriflerinden dolayı teşekkür ediyorum.
Malum, son zamanlarda popüler bir teknik olduğu için hemen konuyla ilgili uygulamalar ve internet siteleri de hazırlanmış durumda. Eğer siz de bizim gibi bu tekniği denemek isterseniz bu 3 uygulamadan herhangi birini kullanabilirsiniz. Pek çok uygulama bulsam da en pratik uygulamaların bunlar olduğu kanısındayım:

1. POMOTODO
Örneğin bu uygulama, sadece bu tekniğe özel olarak hazırlanmış. Oturumlarınızı planlayabiliyor, saat, gün ve haftalık düzenlemeler yapabiliyor ve istatistik olarak veriminizi takip edebiliyorsunuz.

2. BE FOCUSED
Bu uygulama ise iPad, iPhone ve Mac ile uyumlu pomodoro tekniği uygulamasıdır.

3. FOCUS KEEPER
Bu uygulama ise uzun vadede nasıl bir gelişim gösterdiğinizin verilerini size sunuyor.
Son olarak, bizimle birlikte bu tekniği denemek isteyen tüm okuyucularım için videonun linkini bırakıyorum:

Link:
Bir sonraki blog yazısında buluşmak üzere, herkese iyi çalışmalar!
Commenti